EMPERYALİST İŞGAL VE UŞAKLARI…

Milletlerin tarihinde milli kurtuluş, milli seferberlik gerektiren günler vardır…
O günlerde bir milletin vatanı ile birlikte, olmak yada olmamak mücadelesi dayatılmıştır…
Örneğin, bir ülkenin fabrikaları, önemli kurumları, toprakları, limanları yabancı güçlere peşkeş çekilerek satılıyorsa,
Örneğin bir ülkenin milli eğitimi, kültür politikası cahillik üretmek, o ülkeyi ulusal kimliğinden uzaklaştırmak üzere sahtekâr dinci empeyal yerli işbirlikçi hain taşeronlar tarafından yönetiliyorsa,
Örneğin bir ülkenin ordusu çok sistemli manevralar ile çökertiliyorsa,
Örneğin bir ülke, emperyalist bölünme projelerine eş başkanlık yapan biri tarafından esir alınmışsa,
Örneğin bir ülkenin başta yargısı olmak üzere, bütün Anayasal kurumları sistematik bir şekilde çökertiliyorsa,
Ve en önemlisi de, o ülkeyi çökertmek için bütün bunların yetmeyeceği düşünülüp, o ülkenin nüfus yapısının % 18′ ne tekabul eden ve o an için %18, çok kısa bir süre sonra % 35′ lere ulaşacak gerici, niteliksiz, bağnaz bir kültürün unsurları ile bozuluyor ise, orada çok ama çok büyük beka sorunu var demektir…
Bu sorunlar kök salmadan, kalıcı hâle gelmeden, çözümü zorlaştırmadan, henüz ulusal güçler yeterli iken derhal bertaraf edilmelidir…Bunların elbette birden fazla yol ve yöntemleri de vardır…
Aksi halde beka sorunu ile birlikte, önceden var olan, ama bunlara eklenmiş daha daha büyük sorunlardan kurtulmanın maliyeti azımsanmayacak boyutlara ulaşmış olur…
Burada muhalefette ki partilere, özellikle ana muhalefet partisine görev düşüyor demek sığ bir söylem olarak kalır…
Ancak hakim güçlerin muhalefet partilerinde ki operasyonlarına rağmen, önemlidir ki ana muhalefet partilerinin içerisinde, süreci yönetme de son derece dirayetli, donanımlı ve yüksek karakterli unsurların varlığı da bu süreçte gözlemlenir…
Siyasal partiler dışında ki, belirleyici konumda olan ve daha da önemli toplumsal muhalefetin anatomik yapısı ise ayrıca umutları yüksek ve canlı tutar…
Belki bu aşamada sorun, bütün muhalefet alanlarının koordineli davranışını örgütlemekte görülebilir…Bu eksikliğinde zamanı geldiğinde çok hızlıca giderilmiş olduğu görülür…
Günün sonunda da ise elbette ulusal güçler, dış ve işbirlikçi iç düşmanlarını bertaraf ederek zaferlerini ilan etmiş olurlar…
Buna tarihte en mükemmel örnek ise Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş ve diriliş destanıdır…

EGEDE YAŞAM  :::  Özgür İnternet Gazetesi

Halkın ve Sadece Haklının Yanında…

YAŞASIN CUMHURİYET…