DERS : PARTİ İÇİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
KONU : KLEPTOMANİ HASTALIĞI VE KAMUSAL İLİŞKİ.
ÖRNEKLEME : SAĞCI, RANTÇI, ADLİ SİCİLİ BOZUK KONAK BLD. BŞK. ABDÜL BATUR.
Bir belediye başkanı düşünün, ilçesinde yolsuzluk
kökenli imar suçları işliyor, yüz milyonlarca lira yasal
olmayan kaynak yaratarak haksız olarak kendisini
ve bir avuç şürekasını zenginleştiriyor.. Daha sonra
o kaynakların çok azını bir şekilde seçildiği partinin
genel merkezinde ki kişiliksiz, niteliksiz yumuşak
karınlıların ilgisine, dikkatine sunuyor, onların ağızlarını
sulandırıyor, onları kaşındırıyor, eşşeğin kulağına
kar suyunun kaçması gibi, onlar üzerinde benzer
davranışlara neden oluyor. Yani haram lokmanın
devamlılığı ve dahada büyümesi adına, paylaşımının
kapısı açılmış oluyor. İşte burada, ülkenin gidişine yön
veren siyasal partiler bozulmaya başlıyor. Oradan da
koca bir ülkenin kaderi ile oynanmış oluyor. Üstelik
bu bozukluğun etkisi çok uzun dönemleri de kapsıyor.
Yani toplumsal maliyet oldukça büyüyor
Böylede olunca, 3 Y’ nin, yani yolsuzluğun, yoksulluğun,
yasakların duayeni AKP gibi bir parti, bunları yok etme
yalanı ve dolanı ile dile kolay, tam yirmi yıl memleketin
anasını ağlatma adına iktidarda kalabilirken, muhalefet
bu süreci önlemede yeterli olamıyor.
İşte bir ilçeden başlayan bozulma, vatan hainliği ile
eşdeğer olan kirli süreç, o ilçenin bağlı olduğu kente,
kentteki parti örgütüne, oradan parti genel merkezine,
oradan da ülkeye sirayet etmiş oluyor. Tıpkı bir
mikrobun seyir serüveni gibi, tıpkı kanser hastalığı gibi.
VAKAYA BİR ÖRNEK, ABDÜL BATUR.
Bu vakanın en tipik, en belirgin örneği de, İzmir
Narlıdere’de DYP ‘den seçilip, sonra Deniz Baykal’ın
işgüzarlığı ve ona yakışan davranışı ile kapağı CHP’ ye
atan sağcı, rantın ustası Abdül Batur ‘dur. Abdül Batur
Türkiye’de, Cumhuriyet Halk Partisini genel merkezdeki
yumuşak karınlılar kanalıyla ilkelerinden uzak tutma
nedeni olacak kişilerin başında gelir. O nedenle dikkatle
izlemeye alınmalı, mümkün olan en kısa sürede de
parti ile ilişiği kesilmelidir. Bunu elbette başaracağız.
İlk dönemini, dönemin İzmir BBB sağcı, takunyalı olarak
bilinen Burhan Özfatura’ nın gözdesi, bonbon şekerlisi
olarak DYP ‘de, sonraki dört dönemi de yukarıda
belirttiğim yöntemler ile, yumuşak karınlılarla işbirliği
sayesinde, CHP ‘de geçirmiştir. Abdül Batur, her seçim
döneminde, genel merkezde sıraya konmuş gibi, bir
başka kucağa oturarak aday olmayı başarmıştır.
Yolsuzluk kökenli imar suçlarını CHP ‘ye geçtikten
sonra, AKP ile işbirliğini de buna ekleyerek açık büfe
cinsinden işlemiş olan Abdül Batur, iktidarın bütün
koruma gayretlerine rağmen, T.C. Mahkemelerinde
defalarca hüküm giymiştir.
Abdul Batur bu gün, her hangi bir kamu kuruluşuna
odacı, müstahdem, çaycı, bekçi, bahçıvan olarak iş
başvurusunda bulunsa, bozuk adli sicili nedeni ile iş
başvurusu kabul edilmez. Odacı, kapıcı olamayacak
birine, yüz milyonlarca lira bütçesi, milyarlarca rant
alanına sahip olan belediyeler nasıl teslim edilir ?..
Daha anlaşılı bir halk sòylemi ile, kediye ciğer
teslim edilir mi ?. Buda, partinin ve merkezi kamu
yönetimlerinin üzerinde durmaları gereken ciddi
sorunudur. Çok açıktır ki Abdul Batur, sonradan telafisi
güç kamu zararlarının önlenmesi için derhal şu anki
görevinden alınmalıdır. Devamında da başkanlık
yaptığı yılların derhal idari incelenmeye alınması,
elbette muhtemelen kuvvetlidir ki, sonradan da yargı
sürecine sokulması gerekir.
Sadece aşağıda ki bir projede, Narlıdere’de, tahminen
750 Milyon Lira, yani normal daire fiyatları ile, 250
daireye tekabül eden imara aykırı davranılarak devasa
bir rant, haksız kazanç üretilmiştir. Narlıdere’ de bunun
gibi onlarca proje vardır. Toplam hesabı buyrun siz
yapın. Yani dört işlemden sadece çarpmayı bilmek,
hesabı yapmak için yeterlidir. Evet, halkı çarpmanın
boyutunu çarpma ile tespit etmek kolaydır. Elbetteki
hesaba, Abdül Batur’un şu an Konak Belediye
başkanlığı dönemini de bağıtlamak gerekiyor.
Evet gelelim realiteye, Yüce Türk Milleti adına karar
veren mahkemelerimiz, Abdül Batur hakkında şu ana
başlık altında kararlar vermiştir.
” İMAR SUÇLARI İŞLEME ALIŞIĞI OLMASINDAN
DOLAYI, MAHKEMEMİZ NEZDİNDE AYNI SUÇLARI BİR
DAHA İŞLEMEME KANAATİ OLUŞMAMIŞTIR.
Yani Abdül Batur’un, aynı suçları işleme ihtimalinin
yüksekliğine işaret etmiştir. Yani yüce mahkemelerimiz,
Abdül Batur’ a, kamu güvenliği açısından her hangi
bir kamusal görevinin verilemeyeceğinide esasen
hükme bağlamıştır…Dolayısı ile Abdül Batur hakkında,
Cumhuriyet savcılarının, ” Kamusal zararları önceden
önleme, kamu güvenliğini sağlama nedenli derhal
soruşturma açmaları için fazlasıyla gerekçeleri
bulunmaktadır. Sayın Genel Başkanın da partinin
kurumsal kimliğini korumak adına Abdul Batur
hakkında gerekeni yapma görevi bulunmaktadır.
ZATEN PARTİLİ OLMADIĞINI BİLDİĞİMİZ ABDÜL
BATUR, DİSİPLİN SUÇLARIDA İŞLEMİŞTİR.
Abdül Batur’un AKP iktidarı tarafından korunduğu
gerçeğinide onun, ” İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin
CHP’li belediyeler üzerinde herhangi bir baskısı yoktur
” sözlerinden anlıyoruz. Sayın Genel Başkanın ve
diğer partili yetkililerin görüşlerine ters, adeta onları
yalanlayarak AKP iktidarının yanında yer alan tutumu,
somut disiplin suçudur. Cumhuriyet Halk Partisinin
Sayın Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun derhal bu
kişi hakkında gerekeni yapması da beklenir. CHP’nin
YDK biriminin de, bu kişi hakkında çoktan disiplin
işlemi başlatmış olması yine gerekiyordu. Buradan
YDK başkanı sayın Uğur Bayraktutan’ı göreve davet
ediyorum.
KLEPTOMANİ HASTALIĞI…
Kleptomani, kısa tanımlama ile çalma hastalığıdır.
Hastalığın ilgi alanı, farklı nedenlere dayalı, ihtiyacı
olmamasına rağmen, çalma alışkanlıkları, çalma
alışığı olanlardır. Bilim insanları, hastalığın çocuklukta
iz bırakacak depresif nedenli bir yaşanmışlık veya
sonradan kişinin farklı psikolojik sorunlarından
beslenen bir hastalık türü olduğunu söylüyor.
Buradan baktığımız zaman, dolaylı olarak, yüce
mahkeme heyetleri, Abdül Batur ile ilgili olarak tıbbi
bir rahatsızlığın olduğuna da işaret etmiştir. Mahkeme
kararlarının içeriği bizlere kleptomaniyi çağrıştıran
bir durumun olduğunu gösteriyor.. Dolayısi ile
Mahkemelerin, Abdül Batur ile ilgili kararları, toplumsal
yapının güvenliği bakımından, derhal kamu görevinden
men edilmesini ve ardından da zorunlu tedavi sürecine
alınmasınıda gerekli kılabilir. Hukukun üstünlüğüne
dayalı çağdaş demokratik Avrupa ülkelerinde işleyiş
böyledir. Tabiki vala genel merkezide ilgilendiriyor.
Abdül Batur ile işbirliği içerisinde olup, dolayısı ile bu
rahatsızlığın bulaştırıldığı unsurlarında tedavi sürecinde
dikkate alınması gereklidir. Genel Başkanın partiyi
korumaya alma adına karantina gibi bir uygulamayı
derhal devreye sokmasıda sanırım çok yararlı
olacaktır… Eğer bütün bu süreçler işletilirse, ancak ve
ancak, hak hukuk ve adalet kavramlarının beslediği
sosyal hukuk devleti olma yolunda Cumhuriyet Halk
Partisi katkı sunacak yapıya kavuşturularak ilerleme
sağlanmış olur.
CHP, BİR AN ÖNCE AKP’LİLER İLE EŞİT OLMUŞ
HASTALIKLI UNSURLARDAN KURTARILMALIDIR…
KAMUOYU BUNU BEKLİYOR.
AKP ile aynı ruha sahip bu kişiler, AKP’nin iktidar
olma, yirmi yıl iktidar da kalma nedenide olmuşlardır.
Onlara ilkeleri ile bir CHP iktidarımı, yoksa kendi
hâkimiyetlerinde muhalefette ki bir CHP ‘ mi diye sorun,
hâkimiyetlerinde, muhalefette ki bir CHP’yi tercih
edeceklerdir. Nitekim bu güne kadar ki davranışları bu
yönlü olmuştur.
Elbette ulusumuza ağır maliyetlere neden olan bu
egoist unsurlara seyirci kalmayacağız. Öncelikle
onların partiden tasfiyelerini mutlaka sağlayacağız.
Devamında Türkiye Cumhuriyetini, atası tarafından
çizilmiş rotasına oturtacağız. Genel Başkanın da
onlardan kurtulmak istediğini biliyoruz. Çünkü onların
kişiliklerine uyumlu eylemleri ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun
yol güzergâhında sürekli onun engeli oldukları açıktır.
Burada parti örgütü ve tabanı bu anlamda sesini
yükselterek, bu unsurların etkisiz kılınmaları için, buna
yönelik taleplerinin gereğinin yerine getirilmesi için
baskı yaparak, genel başkanın bu çeteden kurtulma
gücüne kavuşturulması sağlanmalıdır. Genel Başkan
bu anlamda elinin güçlendirilmesini istemektedir. Sayın
Genel Başkan, böylece en önemli helalleşmesini de
partililer ile yapmış olmayı başarmış olacaktır. Dahası,
Cumhuriyet Halk Partisini, Türkiye Cumhuriyetinin
güçlü yarınlarının inşası için, niteliksiz kadrolardan
kurtarıp, nitelikli sağlam kadrolara kavuşturmayı da
başaracaktır. Ek olarak, altılı masanın üye partilerinin
liderleri üzerinde, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu hakkında,
partideki bu olumsuzluktan kaynaklı tereddütler de
giderilmiş olacak, liderlik vasfının kanıtlanması ile
cumhurbaşkanlığı adaylığı güçlenmiş olacaktır.
NOT:
Aşağıdaki proje alanında, zavallı toprak sahipleri
kandırılmış, onlara kümes kadar evler verilmiştir. Genel
Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na tamda bu projenin
önünde, rantsal dönüşüm, kentsel dönüşüm yalanı ile
okutulmuştur. Sadece bu projede yolsuzluk kökenli
işlenen imar suçları nedeni 750 Milyon Lira üzeri haksız
kazanç üretilmiştir. Yani yaklaşık 250 normal daire.
Narlıdere ‘de bunun gibi onlarca proje yapılmıştır.
EGEDE YAŞAM
Özgür İnternet Gazetesi – Halkın Yanında
egedeyasam.net
egedeyasam.com