Batman’da Musa Orhan tarafından cinsel istismara uğradıktan sonra mektup bırakarak intihar eden İpek Er, 1 aylık yaşam mücadelesi sonrasında hayatını kaybetti. İpek’in 7 Temmuz’da Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, uzman çavuş olarak görev yapan Musa Orhan adlı kişinin kendisine tecavüz ettiği iddiasıyla şikâyetçi olduğu ve detaylı ifadesi ortaya çıktı. Rızası dışında cinsel ilişkiye girdiğini söyleyen genç kız, Orhan’ın evlenme vaadiyle kendisini kandırdığını belirtti.
ÖNCE SERBEST BIRAKILDI SONRA TUTUKLANDI
Savcılık tarafından başlatılan soruşturmada ise Musa Orhan 16 Temmuz’da gözaltına alındı. İfadesinin ardından tutuklamaya sevk edildi, ancak adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Başsavcılık bu karara itiraz etti. Ancak bu itiraz kabul edilmedi. Bu süreçte 27 Temmuz’da iddianame hazırlandı. İddianame eksiklik nedeniyle iade edilince başsavcılık bu karara itiraz etti, itiraz kabul edilince savcılık iddianameyle birlikte tekrar tutuklama talep etti. İlgili ağır ceza mahkemesi dün incelemesini tamamladı, iddianameyi ve tutuklama talebini kabul etti. Musa Orhan hakkında yakalamaya yönelik tutuklama kararı çıktı. Musa Orhan dün tutuklandı.
“AİLEMDEN İSTEMESİNİ SÖYLEDİM”
Hürriyet’ten Musa Kesler’in haberine göre iddianamede İpek Er’in ölmeden önce verdiği ifade de yer aldı.
İpek’in ifadesi şöyle:”Musa Orhan ile sosyal medyada tanıştım. Sevgili olduk, sürekli benimle evleneceğini, beni sevdiğini söylemekteydi. ‘Benimle kaçar mısın’ diyordu. Ben de beni ailemden istemesini söyledim. 20 Haziran’da köyüme geldi. Kaçamayacağımı söyledim. Beni dinlemedi.
“EVLENMEDEN İLİŞKİYE GİREMEYECEĞİMİZİ SÖYLEDİM”
Ben de ikna olması için valizimi kendisine teslim ettim. O sırada ailem bizi fark etti. Ben hemen geri döndüm. Ancak valizim onda kaldı. 3 gün geçtikten sonra abim, kendisine ait olan valizi istedi. Ben de her şeyin açığa çıkacağını düşündüğümden akşam Siirt’e geldim. Siirt’te kalacak yerim olmadığı için Kurtalan ilçesine geçtim. Param kalmadığı için cep telefonumu satarak öğretmenevinde kaldım. Ardından Kurtalan ilçesinde hat aldım ve Musa’ya mesaj atarak durumu anlattım. Kendisine kalacak yerimin olmadığını söyledim. Görevden gelene kadar idare etmemi istedi. Siirt’e gelerek 3 gün Büyük Otel’de kaldım. Ardından beni aldı ve arkadaşının evine götürdü. 1 gece orada kaldım. Yalnızdık. Kaldığımız süre zarfında kendi rızamla bir müddet seviştim. İlişkiye girmek istedi. Ancak evlenmeden olamayacağını söyledim.
“ALKOL İÇMEM İÇİN ISRAR ETTİ”
Ertesi gün akşam geç saatlerde geldi. Alkol aldığını söyledi, içmem konusunda çok ısrar etti. Bana ‘Benimle ol, yarın nikâh kıyalım’ dedi. Ben de alkolün etkisi ile gücümü yitirmiştim, ilişki yaşadık. Hatırladığım kadarıyla bana bir hap da içirdi. Sabah işe gitmek üzere ayrıldı. Öğlen vakti panik bir şekilde gelerek, kendi ikâmetine götürdü. Bir müddet sonra panik şekilde geldi.
ALKOL VE HAP VEREREK ZORLA BİRÇOK KEZ İLİŞKİYE GİRDİ”
Beni İzmir’e kuzenine göndereceğini söyledi. Otobüsle İzmir’e gittim. İndiğimde Musa’yı aradım. Ancak bir türlü ulaşamadım. Siirt’e ailemin yanına döndüm. O tarihten bu yana ne aradı ne de sordu. Beni evlenmek vaadiyle kandırarak alkol ve hap vererek zorla birçok kez ilişkiye girdi. Zorla ırzıma geçen, beni evlenme vaadi ile kandıran, tecavüz eden Siirt İl Jandarma Komutanlığı’nda görevli ismini Musa Orhan olarak bildiğim şahıstan davacı ve şikâyetçiyim. Yaşadığımız cinsel birliktelik zorla ve istemeden alkolün etkisi ile ve gücümün kendisine yetmemesi nedeni ile zorla olmuştur. Ancak ertesi sabah kendisi ile yaşadığımız birliktelik kendi rızam dahilinde olmuştur. İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum.”
“İLİŞKİYE GİRMEDİK”
İpek Er’in tecavüz suçlamasını kabul etmeyen Musa Orhan’ın verdiği ifade ise şöyle: “İpek ile sosyal medyadan tanıştık. Ne zorla ne de rızası ile cinsel ilişkiye girmedim. ‘Benimle kaçar mısın?’ demedim. İddia ettiği gibi haziran ayında köyüne gitmedim. 8-9 aydır tanışıyoruz. Ama sevgili değiliz. İpek beni arayarak Siirt’te olduğunu söyledi. Telefonunu sattığını, parasının bittiğini, kendisine yardımcı olmamı istedi. Hatta benim evimde kalıp kalamayacağını sordu. Ben ‘Seni kaçıracağım, seninle evleneceğim’ şeklinde bir şey söylemedim. Evimde kaldığı akşam yatağımda oturmuştu. Aramızda sadece sevişme oldu, daha ilerisi olmadı. Ben kesinlikle akşamdan sonraki gün onunla ilişkiye girmedim. Sabaha İzmir’e gideceğini söyledi. 450 lira verdim. Kendisine bilet aldığımda isminin İpek olduğunu öğrendim. Bana adının Bahar olduğunu söylemişti. İzmir’e gittiğinde beni aradı, ‘Beni başından savmak için İzmir’e gönderdin’ dedi. Suçlamaları kabul etmiyorum.”
RAPORLAR, İPEK’İN İDDİASINI DOĞRULUYOR
Soruşturma sürecinde savcılık Adli Tıp Kurumu’ndan da rapor aldı. Rapordaki bulgular da İpek’in beyanlarını doğruladı. Dün mahkemeye sunulan iddianamede, Musa Orhan’ın İpek Er’i ‘rızası dışında cinsel birlikteliğe zorlaması ve cinsel birlikteliğin gerçekleşmesi eyleminin nitelikli cinsel saldırı suçuna sübut verdiği’ belirtilerek bu suçtan cezalandırılması istemiyle dava açılması ve tutuklanması istendi. İddianameyi kabul eden mahkeme, Orhan’ın tutuklanmasına karar verdi. Tutuklanan Musa Orhan Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak.
BAŞSAVCILIK SÜRECİ ANLATTI
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada da süreç şöyle anlatıldı: “Mağdur 7 Temmuz 2020 tarihinde Başsavcılığımıza müracaat ederek şüpheli Musa Orhan’ın kendisine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla şikâyetçi olmuş ve derhal soruşturma başlatılmıştır. Tüm deliller titizlikle değerlendirilmiştir. Şüpheli 17.07.2020’de tutuklama istemiyle Siirt Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edilmiş, hakkında adli kontrol kararı verilmiştir. Şüpheli hakkında 27.07.2020 tarihinde Siirt 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan iddianame tanzim edilerek kamu davası açılmış ve mahkemeden şüphelinin tutuklanması talep edilmiştir. Mahkemenin, başsavcılığımızın talebi hakkında karar vermesi beklenmekte olup yargılama süreci devam etmektedir.” Bu açıklamanın ardından Musa Orhan için yakalama kararı çıktı, ardından tutuklandı.
BAKAN SOYLU: CENAZE BİZİM CENAZEMİZDİR
Hürriyet’ten Ahmet Hakan’a konuşan Bakan Soylu ise İpek Er’in ölümüyle ilgili şunları söyledi: “Bir güvenlik mensubu, bu tür bir olayın içinde yer aldığında önce açığa alırız, ardından da ihraç ederiz. Bu uzman çavuşla ilgili açığa alma işlemi bir ay önce gerçekleşti, ayrıca ihraç işlemi de hemen başlatıldı. Olayı tüm evreleriyle ele alıp titizlikle incelemek lazım. Cenaze, bizim cenazemizdir. İki nedenden dolayı bizim cenazemizdir: Görevimiz gereği mesuliyetimiz var, bu bir. İkincisi de bu aile bir polis ailesi. Genç kızımızın abisi mesai arkadaşımız, bir polis memuru. Bu açıdan da mesuliyetimiz var. Bu konuda yargının önüne ne konmuştur, yargının önünde ne vardır, bunu yargı inceliyor. Yargının da üzerine düşen görevi yapacağına inancım ve güvenim tamdır.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.