“Kayseri Uçak Fabrikası ilk açıldığında fabrikanın elektriği yokmuş.
Jeneratörlerle çalıştırılmış. Sonra tren yolu yapılmış ve büyük jeneratörler gelmiş.
Hirfanlı Barajı yapılıncaya kadar elektrik böyle sağlanmış.
Kendi havaalanı olmadığı için kanatları at arabalarıyla boş arazilere çekilerek orada birleştirilmiş.
Fabrikanın inşası sırasında eşek, katır, deve bile kiralanmış.
Gıda ve giyeceğin tamamı Kayseri iç piyasasından karşılanmış…
Böylece;
marangoz,
manav,
hububatçı,
terzi,
ayakkabıcı,
demirci,
bakırcı,
gibi zanaatkârlara üretim yapma imkanı doğmuş…
Anneler oğullarıyla “Oğlumuz tayyare pavlikasında çalışır.” diyerek övünürken;
Fabrika,
fabrikadan öte bir eğitim kurumuna dönüşmüş ve ;
tornacı,
frezeci,
kaportacı,
kaynakçı,
motorcu ustaları,
şehrin metal sanayisinin temelini oluşturmuştur.
Atatürk kimdir? sorusunun binlerce cevabından biri;
–“Yoklukta uçak üreten,
ürettiği uçakları hem satan hem de İran’a hediye edebilen kahramandır.”olsa gerek.
Not: Yukarıdaki bilgileri, Kayseri-Marka Dergisi’nden aldım. Detaylar ve diğer fotoğraflar bu dergide bulunabilir.”
1927 yılında Türk Hava Kuvvetleri envanterinde bulunan A–20, F–13 ve G–23 uçaklarının bakım ve onarım–revizyon kabiliyeti başlamıştır. Fabrika kısa süre içinde yaşanan olumsuz gelişmeler sonucu iflas etmiş ve kapanmıştır.
1931 yılında Kayseri Tayyare Fabrikası adı ile yeniden açılmıştır. 1939 yılına kadar yaklaşık 200 civarında uçak üretilmiştir. Burada üretilen uçaklardan biri Atatürk’ün emri ile İran’a hediye edilmiştir. Fabrika 1939’dan bugüne bakım onarım faaliyetlerini sürdürmektedir.
Turan ÇATAL
Araştırmacı Gazeteci-Yazar