ŞEYHLERİN, TARİKATLARIN YOLUNU KİMLER AÇTI…?
1844’te Halveti Şeyhi Kuşadalı İbrahim Halveti şöyle diyordu: “Tekkelerde hayır kalmamıştır. Bunların kaldırılması lazımdır. Bunlardan artık insanlığa da İslam’a da hiçbir hayır gelmez. Çünkü tekkeleri, meyhane ve kerhanelere dönüştürdüler.”
Atatürk “Akıl, bilim temelli laik, uygar Türkiye’sinde tekke, zaviye ve türbelerin yeri yoktur” dedikten sonra 30 Kasım 1925’te 677 sayılı kanun ile cami ve mescit dışındaki Tekke ve Zaviyeler kapatıldı. Tarikatlar ile şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, nakiplik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, muskacılık gibi san ve sıfatların kullanılması yasaklandı
Anayasa’mızın 2. Maddesine göre “Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir”. Yasalar önünde eşitliği, din ve vicdan hürriyetini sağlamayı amaçlayan bu anayasal hüküm, Türk Ceza Yasası’nın 163. maddesi ile güvence altına alınmıştı. TCY 163. madde; siyasi amaç veya siyasi çıkar sağlamak amacıyla dini siyasete alet etmeyi yasaklamaktaydı.
Ancak, SHP Başkanı Erdal İnönü, önce “iktidara gelirsek TCY’nın 163. Maddesini kaldıracağız” sözünü verdi. Ardından, “Demokrasi gereğince” diyerek, TCY’nın 163. maddesinin iptali için 1991’de Meclis’e önerge sundular. Bu önerge üzerine TCY’nın 163. maddesi, sosyal demokrat Erdal İnönü’nün SHP ve Nakşibendi T. Özal’ın partisi ANAP’ın oyları ile iptal edildi. Savunmalarını da “Düşünce özgürlüğünden zarar gelmez…!” görüşüne dayandırdılar…!
Sosyal Demokratlar, laiklik olmadan demokrasi ve kalkınma olamayacağını anlayamamışlardı. Daha doğrusu Atatürk’ü anlayamamışlardı veya anlamak istememişlerdi.
Sosyaldemokrat Halkçı Parti – SHP, 1995’te CHP ile birleşti. Bugünkü CHP’nin temelleri atıldı.
Diğer taraftan MHP (Hüseyin Feyzullah/Alparslan Türkeş ve D. Bahçeli) Türk İslam Sentezi politikası ile tarikat, cemaat, şeyh yapısına destek verdi.
- Baykal, 13 Aralık 2002’de Erdoğan’ın siyasi yasağını kaldıran Anayasa değişikliğine onay verdi. Oysa o günlerde Erdoğan aleyhine Ağır Ceza Mahkemelerinde açılmış birçok dava dosyası vardı. Ama Baykal için bu dava dosyaları önemli değildi!
TCY 163. Madde iptal edildikten sonra özellikle 2002’den itibaren Erdoğan ile birlikte Şeyhlerin, tarikatların önü açıldı; tarikat yurtlarında, Kur’an kurslarında kız ve erkek çocuklarına tecavüzler başladı. Şeyhler kadınların göbek altlarına şifa diye Arapça harfler yazdılar…! Halveti Şeyhi Kuşadalı İbrahim Halveti’nin dediğine geldik: “Tekkelerde hayır kalmamıştır… Çünkü tekkeleri, meyhane ve kerhanelere dönüştürdüler.”
Türk Ceza Kanunu’nun 163. maddesi yürürlükte olsaydı, tüm bu kendilerine şeyh diyenler beş yıldan on iki yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanırlardı.
Şeyhler kadınları aşağıladıkça, erkeklerin kadınlara saygısı yok edildi. Her mahallede birbirlerini öldüren, yaralayan gençler… Tecavüz edilen, kaçırılan, öldürülen kızlar, kadınlar…
İmam Hatip okulları sayısı artırılırken imamlık yapamayacak kızlar için de Kız İmam Hatip okulları da açıldı. İmam fazlası verilirken eğitimde kalite düştü; orta öğretim son sınıf öğrencilerinin yüzde 86’sının fen bilimlerinden anlamaması, yüzde 16’sının dört işlem yapamaması; kitabın ihtiyaçlar listesinde 235. sırada yer alması, kitap okuma oranı, Afrika’nın en geri ülkeleriyle aynı seviyeye düştü.
Sosyal demokratların, bu sonuçları yaratan eylemleri tek kelimeyle ülkemize ve milletimize ihanet olmuştur.
Bugünkü CHP de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden Atatürk’ü, Türk’ü çıkarıp intikam almaya çalışan Kılıçdaroğlu ve takımının elindedir…!
https://egedeyasam.net/kilicdaroglu-intikam-pesinde/
Adnan Pelvanlar