Özgür İnternet Gazetesi – Halkın ve Sadece Haklının Yanında…
mustafa kemalin aslerleri 2
XX

İBB MECLİSİNDEKİ ÜYELERİN KİRLİ İTTİFAKINA KARŞI, 372 SOKAK BÖLGE HALKI KAZANDI…

0 6.078

İBB MECLİSİNDEKİ ÜYELERİN KİRLİ İTTİFAKINA KARŞI, 372 SOKAK BÖLGE HALKI HUKUK MÜCADELESİNDE KAZANAN TARAF OLDU…

 

Bornova 372 SOKAK BÖLGE HALKI yazılarımızın haklılığı mahkeme kararı ile bu bölgede oturan konut sahipleri lehine dönüştüğünü görmek bizi mutlu etti. Kalemimiz doğrunun ve haklının yanında olduğu hukuk nezdinde yaşam bulmuştur

 

DAHA ÖNCE NE OLMUŞTU…

372 SOKAK BÖLGE HALKI BASIN AÇIKLAMASI…

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi,yürürlükteki yönetmeliğini uygulamayarak,usul ve hukuka aykırı bir şekilde Bornova Kazım Dirik Mahallesi 372 sokak 2 ada 20 parselde usulsüz ve kamu zararı yaratarak,imar değişikliğine giderek LPG Akaryakıt istasyonu açılmasına onay vermiştir.Bu projeye,İBB nin kendi bünyesindeki İBB Çevre ve Sağlık Komisyonu 8/8 red oyu vermişti.Meclis Görüşmelerinde pek çok meclis üyesi konunun hukuka ve yönetmeliğe aykırılığını açık bir şekilde ifade etmiştir.Bornova Belediyesi projenin gerçekleşmesi halinde yapılmakta olan 1500 kişilik kültür merkezine giden yolların kapanacak olmasına ve uygunsuzluklara itiraz etmiştir.Mimarlar Odası ve bölge halkı yapılan usulsüz ve hukuka aykırıyürütmeye dava açmıştır.Davalar devam etmektedir.

https://egedeyasam.net/ibb-meclisindeki-uyelerin-kirli-ittifakina-karsi-372-sokak-bolge-halki-basin-aciklamasi/

 

HUKUKİ SONUÇ :

Evrak Görüntüleme
.Udf Uzantılı Evrakı İndir
İSTİNAF BAŞVURUSUNDA BULUNAN:
(DAVACILAR) :1- ONAT MENZİLCİOĞLU
2- NEBİHE SUZAN HEKİMOĞLU
3- YEŞİM KİRAZLI
4- SUAT MENZİLCİOĞLU
5- MUSTAFA BABÜR CANBOLAT
6- İSMET VATANSEVER
VEKİLİ : AV. ŞERİFE ZEYBEKOĞLU ŞİRİN
UETS[16315-13262-50142]
KARŞI TARAF (DAVALI) : İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI
VEKİLİ : AV. DİDEM ANKARA
UETS [35851-01585-85875]
MÜDAHİL (Davalı Yanında) : BAŞARI AKARYAKIT NAKLİYE OTOMOTİV İNŞAAT TAAHHÜT HAYVANCILIK GIDA TURİZM SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ : AV. LATİFE CEREN YAVUZ
UETS[16155-51988-38101]
İSTEMİN ÖZETİ :İzmir ili, Bornova ilçesi, Kazım Dirik Mahallesi, 2 ada, 20 parsel sayılı taşınmaza “akaryakıt ve servis istasyonu alanı (LPG istasyonu yer alabilir)” kullanım kararı getirilmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliğinin kabulüne dair İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 13/12/2021 günlü, 05.1406 sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; İdare Mahkemesince, aynı konuda açılan emsal E: 2022/775 sayılı dosyasında yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporun dosyada bulunan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda “… 21.12.2022 tarihinde dosyaya sunulan şehir plancıları tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, dava konusu plan değişikliğinin,parçacıl olarak ele alındığı, söz konusu plan değişikliği ile getirilen kullanımın mevcut altyapı üzerinde ilave trafik yüklerine etkisi olacağının göz önünde bulundurulmadığı ve bu kapsamda plan çalışması için yapılacak bütünlüklü analizlerin sentezlerin ve kurum/kuruluş görüşlerinin alınması gerekmekte iken bunun yapılmadığı, plan değişikliğinin ancak teknik ve nesnel gerekçelere dayalı olarak ve kamu yararı amacıyla yapılabileceğine ilişkin Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesine aykırı olarak plan değişikliğinin sadece parsel malikinin talebine göre değerlendirildiği ve kamusal yarar amacı taşımadığı yönünde değerlendirmelere yer verildiği görülmekte ise de, söz konusu raporda da belirlendiği üzere davaya konu işlem ile getirilen kullanım kararının üst ölçekli plan kararları ile uyumlu olduğu, plan değişikliğine ilişkin ilgili kurum/kuruluş görüşlerinin dosya içerisinde mevcut olduğu (Gediz Elektrik Dağıtım A.Ş., Türkiye Elektrik İletim A.Ş., İzmir Doğalgaz Dağıtım A.Ş., İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü 2. Bölge Müdürlüğü yazıları dosya içerisinde mevcuttur) nazım imar planı değişikliğine ilişkin plan açıklama raporu içeriğinde amaç ve kapsam başlığı altında bölgenin ticari aktivitesi sebebiyle bölgeye giriş yapan taşıtlara hizmet verecek şekilde Akaryakıt ve Lpg satış tesisinin kurulmasının amaçlandığının belirtildiği,değişiklik öncesi kısmen meskun konut alanı, kısmen park ve yeşil alan ve kısmen de taşıt yolu kullanımlı alanın, değişiklik ile park ve akaryakıt istasyonu kullanımına dönüştürüldüğü, bu sebeple mevcut yeşil alan kullanımında bir azalma olmadığı gibi konut alanının kaldırılması sebebiyle nüfus yoğunluğunun da azaltıldığı, bu sebeple getirilen plan kararının plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmadığı ve teknik ve nesnel bir gerekçeye dayandığı ve bu açıdan kamu yararına uygun olduğu anlaşıldığından, şehir plancıları bilirkişilerinin aksi yöndeki görüşlerine itibar edilmemiş, öte yandan plan değişikliğinin mevcut altyapı üzerinde ilave trafik yüklerine etkisi olup olmadığına ilişkin olarak ise yerinde yapılan keşif vebilirkişi incelemesi neticesinde Ulaştırma Ana Bilim Dalı öğretim üyesi tarafından hazırlanan 05.06.2023 tarihli bilirkişi raporunda da, davaya konu parselde yapılması planlanan akaryakıt tesisinin cepheli olduğu 372 no’lu Sokak üzerinde gerekli kavşak düzenlemeleri yapıldıktan sonra tesisin mevcut trafiğe önemli derece de etkisinin olmayacağının değerlendirildiği anlaşılmakla, dava konusu plan değişikliği kararının imar mevzuatı, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır…” gerekçesiyle davanın reddine karar veren İzmir 5. İdare Mahkemesi’nin 11/09/2023 günlü, E:2022/2067, K:2023/1700 sayılı kararının; şehir plancılarından oluşan bilirkişi heyetinin nazım imar planı değişikliğinin planlama ilkelerine aykırı olduğuna dair açıklamalarına aykırı karar verilmesini gerektiren bir durumun mevcut olmadığı, sonradan inşaat mühendisitek bilirkişinin katılımı ile ulaşım konusunda hazırlatılan yetersiz açıklamalar içeren, uzmanlığı ve yeterliliği tartışmalı rapora atıfla karar verilmesinin ve bilirkişiye yönelik itirazlarının dikkate alınmamasının usule aykırı olduğu, bu yere akaryakıt-LPG servis istasyonu kullanımı getirilmesinin İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından kabul edilen Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esaslara aykırı olduğu hususu ile birlikte, parsel bazında yapılan değişikliğin kamu yararına uygun olmadığı hususudikkate alınmadan davanın karara bağlanmasının hukuka aykırı olduğu iddiaları ile kaldırılması ve dava konusu imar planı değişikliği işleminin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ : İstinaf yoluna başvurulan kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı, usul ve kanuna uygun olan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddigerektiği savunulmaktadır.
(DAVALI YANINDA) MÜDAHİLİN SAVUNMASININ ÖZETİ : Şehir plancısı bilirkişiler tarafından düzenlenen rapordaki açıklamaların objektif nitelikte olmadığı, bölgenin akaryakıt istasyonu ihtiyacının görmezden gelindiği, genel uygulama olarak İzmir büyükşehir sınırları içinde akaryakıt istasyonu yerlerinin yatırımcının talebi üzerine belirlendiği, değişiklik öncesi konut ve yeşil alan kullanımında kalan alana değişiklik ile park ve akaryakıt istasyonu kullanımı getirildiği, sonradan bu yerde 1/1000 ölçekli plan değişikliği de yapılacağı ve yeşil alanın 121-136 m2 artacağı hususunun dikkate alınmadığı,sadece 1/5000 ölçekli plan üzerinden hesaplama yapılarak yeşil alanın azaltıldığı kanaatine varılmasının hatalı olduğu, bu yerde UKOME kararı uyarınca yapılacak düzenleme ile trafik sorunu oluşmayacağı konusunun ulaşım uzmanı tarafından ortaya konulduğu, parsel ve çevresi incelenerek yapılan değişikliğin kamu yararı taşıdığı, istinaf yoluna başvurulan kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı, usul ve kanuna uygun olan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddigerektiği savunulmaktadır.
TÜRKMİLLETİADINA
Karar veren İzmir Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü İdari Dava Dairesince, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin ncelenerek işin gereği görüşüldü:
Dava, İzmir ili, Bornova ilçesi, Kazım Dirik Mahallesi, 2 ada, 20 parsel sayılı taşınmaza “akaryakıt ve servis istasyonu alanı (LPG istasyonu yer alabilir)” kullanım kararı getirilmesine ilişkin1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliğinin kabulüne dair İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 13/12/2021 günlü, 05.1406 sayılı kararınıniptali istemiyle açılmıştır.
3194 sayılıİmar Kanununun 5. maddesinde “Nazım İmar Planı, varsa bölge planlarının mekâna ilişkin genel ilkelerine ve varsa çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini, nüfus yoğunlukları ve eşiklerini, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, plan hükümleri ve raporuyla beraber bütün olan plandır.” tanımı yapılmış; 6. Maddesinde imar planlarının nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak hazırlanacağı kuralı getirilmiş; aynı Kanunun Ek 8Maddesinde “Plan değişiklikleri, plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak şekilde ve teknik gerekçeleri sağlamak şartıyla yerleşmenin özelliğine uygun olarak yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 4.maddesi 1/i bendinde “Nazım imar planı: Mevcut ise çevre düzeni planının genel ilke, hedef ve kararlarına uygun olarak, arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, çeşitli kentsel ve kırsal yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere, varsa kadastral durumu işlenmiş olarak 1/5.000 ölçekte, büyükşehir belediyelerinde 1/5000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte, onaylı halihazır haritalar üzerine, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan plan” olarak tanımlanmış; 7. Maddesinin (b) bendinde “Planlar; pafta, gösterim, plan notları ve plan raporu ile bir bütündür.” hükmü getirilmiş; “İmar planı değişiklikleri” başlıklı 26. maddesinde “(1)İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır. (2) İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz. (3) İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için: a) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altyapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık veya kuruluşların görüşü alınır. b) İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüzölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olması zorunludur.” hükmü getirilerek, sosyal ve teknik altyapıkullanımına ayrılan alanlara ilişkinplan değişikliklerinin hangi usulde yapılabileceğine dair temel kurallar belirlenmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde “Çevre düzeni plânına uygun olmak kaydıyla, büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte nazım imar plânını yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamak; büyükşehir içindeki belediyelerin nazım plâna uygun olarak hazırlayacakları uygulama imar plânlarını, bu plânlarda yapılacak değişiklikleri, parselasyon plânlarını ve imar ıslah plânlarını aynen veya değiştirerek onaylamak ve uygulanmasını denetlemek; nazım imar plânının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde uygulama imar plânlarını ve parselasyon plânlarını yapmayan ilçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar plânlarını ve parselasyon plânlarını yapmak veya yaptırmak” büyükşehir belediyesinin görev, yetki ve sorumlulukları arasında sayılmıştır.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 8.maddesinde akaryakıt ve LPG istasyonları arasındaki mesafenin aynı yönde olmak üzere şehirler arası yollarda on kilometreden, şehir içi yollarda bir kilometreden az olamayacağı hükme bağlanmış; Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin, genel tanımlar yapılmasına ilişkin (a) bendinin 2. sıra numarasında “Karayolu: Trafik için, kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlardır.” tanımı getirilmiş; aynı maddenin karayoluna, karayolu üzerinde ve kenarındaki tesislere ilişkin tanımlar getiren (b) bendinin 18. sıra numarasında”Kavşak: İki veya daha fazla karayolunun kesişmesi veya birleşmesi ile oluşan ortak alandır.” tanımı yapılmıştır.
Karayolu Kenarında Yapılacak ve Açılacak Tesisler Hakkında Yönetmeliğin “Kavşak Mesafesi” başlıklı 37. maddesinde, “Karayolu kenarında yapılacak ve açılacak tesislere ait geçiş yolu ekseninin taşıt yolu kenar çizgisi ile kesiştiği noktanın kavşak başlangıcına mesafesi; Karayolları Genel Müdürlüğünün bakım ağına dahil, bölünmüş devlet ve il yolları ile aynı yönde birden fazla şeridi olan iki yönlü devlet yollarında en az 100 metre, diğer devlet ve il yollarında en az 75 metre, Karayolları Genel Müdürlüğünün bakım ağındaki karayollarının diğer yollar ile teşkil etmiş olduğu kavşakların diğer yollardan yaklaşımında enaz 50 metredir.” hükmüne yer verilmiş, “Cephe Genişlikleri” başlıklı 40. maddesinde, “Devlet ve il yolları kenarında yapılacak ve açılacak tesisler için cephe genişliği; a) Devlet ve il yolları kenarındaki akaryakıt istasyonları ile yolcu terminalleri için en az 40 metredir…” hükmü getirilmiştir.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 12/01/2007 günlü, 0177 sayılı kararı ile Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esaslar belirlenmiş ve (25/10/2013 günlü karar ile değiştirilmiş hali ile) bu esasların “Cephe genişlikleri ve parsel alanları”na ilişkin 2. maddesinde, Akaryakıt+LPG+Servis istasyonu kullanımına izin verilecek parsellerin cephe genişliğinin en az 40 metre, parsel alanının ise en az 2500 m2 olması zorunluluğu getirilmiş; 3. maddesinde “Kavşaktan istasyon girişine uzaklık en az 40 mt. İstasyon girişinden sonra parsel cephesi en az 40 mt. olacaktır.” kuralı; 10. maddesinde “Tesis talep edilen parselin can güvenliği, trafik akışı, şehir estetiği açısından sakıncalı yerler ile toplu insan sirkülasyonunun olduğu sağlık, eğitim, dini tesis kullanış kararı bulunan alanlara en az 50 metre mesafesi bulunacaktır.” kuralı; 12. maddesinde ise “İmar planlarında sanayi, küçük sanayi, küçük sanatlar, depolama kararı bulunan yapı adalarının dışındaki yapı adalarında tesisin tek yapı adası oluşturması zorunludur. Konut, tali ticaret, konut dışı kentsel çalışma alanları vb. yerleşim bölgelerinde yer alacak tesis parselinin komşu yapı adalarına (ada kenarından ada kenarına) olan mesafesi mevcut imar planındaki yol genişliğininaltına düşemez ve her durumda minimum 10 mt. den az olamaz.” kuralı getirilerek, İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde akaryakıt/LPG/servis istasyonu kullanımı getirilmesi amacıyla yapılacak planlama çalışmaları sırasında uyulması gerekliilke ve esaslar belirlenmiştir.
Belirtilen bu mevzuat hükümleri ile, kent merkezinde, aynı istikamette1 km. mesafe ileakaryakıt istasyonu bulunmaması, kavşak mesafesi, cephe genişliğive yüzölçümü yönünden gerekli teknik şartların sağlanması halinde ve ayrıca, akaryakıt istasyonu kullanım kararının faaliyet konusu itibarıyla taşıdığı çevresel etki ve riskler de dikkate alınarak,trafik yoğunluğunda yaratacağı artış, parselin kent içindeki konumu, çevresindeki kullanım kararlarının niteliği; değişikliğinin plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılabileceği hususlarının gözönünde bulundurulması suretiyle, imar planlarında akaryakıt istasyonu kullanım kararı getirilmesine imkan sağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, bölgenin üst ölçekli planı olan İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planında kentsel yerleşik alan kullanımında, 1/25000 ölçekli planda kentsel yerleşik (meskun) alanlarkullanım kararında kalan İzmir ili, Bornova ilçesi, Kazım Dirik Mahallesi, 2 ada, 20 parsel sayılı taşınmazın malikinin istemi üzerine, yürürlükteki1/5000 ölçekli Nazım İmar Planında kısmen “meskun konut alanları”, kısmen “park ve yeşil alan, yol” olarak belirlenen kullanım kararının;İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 13.12.2021 tarih ver 1406 sayılı kararıyla uygun bulunan ve 19.01.2022 tarihinde onaylanarak28.01.2022-28.02.2022 tarihleri arasında ilan edilen1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ile “kısmen Akaryakıt ve Servis İstasyonu (LPG İstasyonu yer alabilir); kısmen de park ve yeşil alan” olarak değiştirildiği ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği açıklama raporunda değişikliğin amacının “Bölgenin ticari aktivitesi sebebiyle bölgeye giriş yapan taşıtlara hizmet verecek şekilde akaryakıt veLPG satış tesisinin kurulması” şeklinde tanımlandığıanlaşılmaktadır.
Uyuşmazlığa konu bölgeye ilişkin olarak alınan, 20/01/2021 günlü, 2021/24 sayılı UKOMEkararında”Bornova ilçesi 372. Sokak yol ve tretuar düzenleme projesinin ulaşım ve trafik açısından uygun olduğuna karar verilmiş ve proje kapsamında dava konusu parsele kuzeyden çephe veren ana cadde niteliğinde trafik yolu olarak kullanılan 372 sokak ile davaya konu parselin doğusundaki 372/12 sokak ve davaya konu parselin batısındaki 372/13 sokak kesişimlerinin araç trafiğine kapatılması uygun bulunmuş; bu usulde ilgili mevzuat ile zorunlu kılınan kavşak mesafesi şartının sağlanması temin edilmiş ve davaya konu nazım imar planı değişikliği işlemi bu ulaşım verileri ile kavşak mesafesine dair hesaplamalar çerçevesinde 13/12/2021 günlü Belediye Meclisi kararı ile onaylanarak yürürlüğe konulmuştur.
Davaya konu nazım imar planı değişikliği açıklama raporunda, üzerinde yapılaşma bulunmayan, toplam 2638,53 m2 yüzölçümlü 2 ada, 20 parsel sayılı taşınmazın davaya konu nazım imar planı değişikliği işleminden önceki halinde 1636 m2 lik kısmı konut alanı kullanımına,kalan kısmı ise sosyal ve teknik altyapı kullanımı kapsamındapark veyol kullanım kararına ayrılmış iken, davaya konu nazım imar planı değişikliği işlemi ile2008 m2 lik kısmının Akaryakıt ve Servis İstasyonu (LPG İstasyonu yer alabilir) kullanım kararına,kalan kısmının ise park ve yeşil alan kullanımına ayrıldığı hususu sayısal veriler ile açıklandığından; taşınmazın kentsel kullanıma ayrılan kısmının 1636 m2 den2008 m2 ye yükseltildiği ve bu büyümenin bu alanda sosyal ve teknik altyapı kullanımınaayrılan alanın azaltılması suretiyle gerçekleştirildiği, bu usulde taşınmaza akaryakıt servis istasyonu kullanım kararı getirilebilmesi için ilgili mevzuat ile zorunlu kılınan 40 metrelik cephe şartının sağlandığı,parsel büyüklüğü şartının ise sağlanmaya çalışıldığı görülmektedir.
Nazım imar planı değişikliği işleminin tesis edilmesinden sonra, Haziran 2022 döneminde Ege Üniversitesiİnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından hazırlanan Akaryakıt ve Servis İstasyonu Ulaşım ve Trafik Etki Değerlendirme Raporunda, planlamaya konu alanın mevcut ulaşım durumunun değerlendirildiği, beş adet kavşakta kamera çekimleri ile trafik sayımları yapıldığı vezirve saatlerde yapılan inceleme sonucunda, tespit edilen en yüksek değer itibariyle, K1 kavşağında76,92 metre kuyruk uzunluğu;K2 kavşağında 0,31s/araçlık gecikme; K3 kavşağında 0,03 s/araçlık ortalama gecikme,K4 kavşağında 38,28 metre kuyruk uzunluğu, K5 kavşağında 104,38 metrelik kuyruk uzunluğu tespit edildiği; davaya konu parselde planlanan akaryakıt servis istasyonu projesinin işletmeye açılması halindeyaratacağı araç trafiğinin de incelendiğive bu alana hafta içi zirve saatte 82 araç/saat, hafta içi akşam zirve saatte 111 araç/saat, hafta sonu zirve saatte 117 araç/saat yolculuk çekmesinin beklendiğininaçıklandığı ve bu yerde oluşacak trafik yükünün çözümlenmesine yönelik önerilerdebulunulduğu; davaya konu parselin doğu cephesinde bulunan ve imar planlarında taşıt yolu olarak görünmemesine rağmen fiilen taşıt yoluolarak kullanılmakta olan (20/01/2021 günlü, 2021/24 sayılı UKOMEkararı ile trafiğe kapatılan ve davaya konu nazım imar planı gösterimindeyeşil alan kullanımı getirilerek cadde ile bağlantısı kesilen yol) 372/12 sokağın 1722 sokağa kadar uzanan konumunun taşıt yolu olarak düzenlenmesinin bölgedeki trafik sirkülasyonu için olumlu olacağının belirtildiği ve ayrıca taşıt yolu olarak kullanılan ve davaya konu parsele cephe veren 372 sokak üzerinde 20/01/2021 günlü, 2021/24 sayılı UKOMEkararında öngörülen trafik düzenlemelerinin yapılması şartıyla bu yerdekikavşakların bir sorun olmadan çalışabilecekleri kanaatinin açıklandığı vedavaya konu nazım imar planı değişikliğine ilişkin ulaşım etüdü ve trafik değerlendirme raporu noksanlığının bu usulde tamamlandığı anlaşılmıştır.
İdare mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine şehircilik ve bölge planlama konusunda uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda,dava konusu plan değişikliği ile getirilen “Akaryakıt ve Servis İstasyonu Alanı (LPG istasyonu yer alabilir)” ve “park ve yeşil alan” kullanım kararının planların kademeli birlikteliği ilçesi açısından üst ölçekli planlara aykırı olmadığı; dava konusu taşımızın bulunduğu bölge içerisinde çevrede 3 adet akaryakıt istasyonu bulunmakta olup kuzeyde yer alan akaryakıt istasyonlarının kuş uçuşu yaklaşık olarak 1100 metre mesafede batıda, yer alan akaryakıt istasyonunun ise kuş uçuşu yaklaşık olarak 1200 metre mesafede olduğu, bu doğrultuda dava konusu plan değişikliği ile getirilenyer seçiminin 1 km mesafe koşulu açısından bir sakıncasının bulunmadığı, ancak, planlama çalışmasının mevzuatın gerektirdiği çerçeve kapsamında ele alındığına ilişkin açıklamaların Plan Açıklama Raporu içerisinde yer almadığı,Ege Üniversitesiİnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından hazırlanan Akaryakıt ve Servis İstasyonu Ulaşım ve Trafik Etki Değerlendirme Raporunda bu yerde akaryakıt LPG servis istasyonunun işletmeye açılması ile oluşacak trafik yoğunluğuna dair açıklamalar kapsamında imar planında taşıt yolu olarak görünmeyen 372/12 sokağın 1722 sokağa kadar uzanan konumunun taşıt yolu olarak düzenlenmesi önerisinin dikkate alınmadığı, 372 sokak üzerinde UKOME kararı ile belirlenen tretuar düzenleme projesi kapsamında getirilen önerilerin yaya ve taşıt trafiğinde yaratacağı karmaşanın gözardı edildiği, değişiklik ile toplam yeşil alan miktarının azaltıldığı, bir kısım yeşil alanın akaryakıt istasyonu alanı içinde düzenlenmesinin planlama ilkelerine aykırı olduğu, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile belirlenen Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esaslar ile belirlenen2500 m2 lik alan koşulunun sağlanmadığı, bölgenin kullanım niteliğini olumsuz etkileyecek bu değişikliğin yapılmasını zorunlu kılan bir durum da mevcut olmadığından, değişikliğin imar mevzuatı, şehircilik ilkeleri ve planlama esasları ve kamu yararına aykırı olduğu…” yolunda açıklamalarda bulunulmuştur.
Uyuşmazlık konusu parsele getirilen akaryakıt ve LPG istasyonu ve servis alanı fonksiyon değişikliğinin mevcut trafikte artışa neden olacağı,bu fonksiyon değişikliğinin uzun metrajlı ve ağır tonajlı araçların bölgede varlığının yoğunlaşmasına, araç ve trafik artışından kaynaklı çevre kirliğine, yayaların ulaşım hareketinin kısıtlanmasına neden olacağına dair iddialar da dikkate alınarak,ulaşım konusunda gerekli teknik açıklamaların yapılmasını teminen idare Mahkemesince, tek bilirkişi katılımı ile,mahallinde ikinci kezkeşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve düzenlenen raporda “-Davaya konu tesisin Karayolları Kenarında Yapılacak ve Açılacak Tesisler Hakkında Yönetmelik ve 25.10.2013 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 05.1291 karar numaralı Akaryakıt/LPG/ Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esaslar’da belirtilen, kavşak mesafesi, cephe açıklığı, iki akaryakıt istasyonu arasındaki mesafe ve diğer arazi kullanımlarına olan uzaklık kriterlerini sağladığı, uygunsuzluk içermediği, davaya konu tesisin olduğu karayolundaki kavşaklanın ve yol ağının karakteristik trafik durumu incelendiğinde, Ege Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri tarafından hazırlanan kavşak sayımı ve benzetim raporu ile tutarlılık gösterdiği, en kötü koşulda (hafta içi akşam zirve saati), karayolundaki trafik hacim kapasite oranının yaklaşık 55% ile 60% arasında olduğu, 372 nolu Sokak üzerinde gerekli kavşak düzenlemeleri yapıldıktan sonra tesisin mevcut trafiğe önemli derece de etkisinin olmayacağı” yönünde açıklamalarda bulunulduğu görülmektedir.
İdare Mahkemesince, bilirkişi raporlarında yer alan açıklamaların değerlendirilmesi suretiyle, üst ölçekli plan kararlarına uyulduğu, mevcut yeşil alan kullanımında azalma olmadığı gibi konut alanının kaldırılması sebebiyle nüfus yoğunluğunun azaldığı, 372 no’lu Sokak üzerinde gerekli kavşak düzenlemeleri yapılması halinde tesisin mevcut trafiğe önemli derecede etkisinin olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de;üst ölçekli planlarda akaryakıt istasyonu alanı olarak belirlenmemiş olan bu yere davaya konu nazım imar planı değişikliği ile getirilen kullanım kararının mevzuata, kamu yararına ve planlama ilkelerine uygunluğuna dair değerlendirmenin teknik verilere dayalı olarak yapılmamış olması nedeniyle, kararda yasal isabet bulunmadığı sonucuna varılmış; dosyada bulunan bilgi ve belgeler ileulaşım etüdü ve trafik değerlendirme raporunda yer alan veriler ve bilirkişi raporlarında yer alan teknik açıklamalar yeterli görüldüğünden, ek bilirkişi raporu alınmasına ya da yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek görülmemiş ve davaya konu nazım imar planı değişikliği işleminin şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına ve mevzuatauygunluğuna dair inceleme Dairemizce yapılmıştır.
Davaya konu parselin kuzeyindeki 15 genişliğinde taşıt yolundan (372 sokak) cephe aldığı ve bu yolun karşısında (akaryakıt istasyonu yapılmak istenilen parselin kuzey batı köşesine isabet eden karşı cephesinde)Forum Bornova Alışveriş Merkezine girişte kullanılan taşıt yolunun bulunduğu; batısının 372/13 sokak, doğusunun 372/12 sokak, güneyinin 372/20 sokak numarası ile fiilen yol olarak kullanıldığı,yol hatlarının geri sahasının, alan bütünlüğü içinde, çoğunluğu iki katlı villa tarzı yapılaşma ile teşekkül etmiş, konut olarak ve kısmen ticari amaçla kullanılan doku ile çevrili olduğu, batısında anaokulu olarak kullanılmakta olan yapı bulunduğu anlaşıldığından,halihazırda yapılaşmamışdurumda olan parsele”Akaryakıt ve Servis İstasyonu (LPG İstasyonu yer alabilir)” kullanım kararı getirilmesine ilişkin imar planı değişikliğinin parsele ilişkin teknik veriler ve çevresindekikullanım kararları bütünü içinde ele alınması gerekmektedir.
Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esaslara uygunluğu yönünden;
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 12/01/2007 günlü, 0177 sayılı kararı ile kabul edilen Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esasların “Cephe genişlikleri ve parsel alanları”na ilişkin 2. maddesinde,Akaryakıt+LPG+Servis istasyonu kullanımına izin verilecek parsellerin cephe genişliğinin en az 40 metre, parsel alanının ise en az 2500 m2 olmasızorunluluğu getirilmiştir. Her ne kadar ilke esaslara göre akaryakıt ve servis istasyonu alanı için 2000 m2 alan büyüklüğünün yeterli olduğu iddia edilmekte ise de, davaya konu değişikliğinin Akaryakıt ve Servis İstasyonu (LPG İstasyonu yer alabilir) şeklinde kullanım kararının çerçevesi belirlendiğinden, alan büyüklüğü koşulunun sağlanıp sağlanmadığı hususunun bu kapsamda, Akaryakıt+LPG+Servis istasyonu kullanım kararına ilişkin olarak belirlenmesi gerekmektedir.
Davaya konu taşınmazın, cephe genişliğinin 42 metre, derinliğinin ise 40 metre(42×40=1680m2) olduğu yolunda açıklamada bulunulmakla birlikte,toplam alanı 2008m2 olarak belirtilen taşınmazaAkaryakıt ve Servis İstasyonu (LPG İstasyonu yer alabilir) kullanım kararı getirilmesine ilişkin değişikliğin, yukarıda anılan ilke ve esaslar ile belirlenenen az 2500 m2 lik alanda bu nitelikte kullanım kararı getirilebileceğine dair kurala aykırı olduğuve davaya konu nazım imar planı değişikliği işleminde bu yönüylemevzuata uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Diğer taraftan, Akaryakıt/LPG/Servis İstasyonlarının Yer Seçimi ve İmar Planlarında Belirlenmesine İlişkin Uyulacak İlke ve Esasların 10. maddesinde, tesis talep edilen parselin can güvenliği, trafik akışı, şehir estetiği açısından sakıncalı yerler ile toplu insan sirkülasyonunun olduğu sağlık, eğitim, dini tesis kullanış kararı bulunan alanlara en az 50 metre mesafesi bulunacağı kuralı getirilmiş olmasına rağmen, davaya konu parselin cephe aldığı 372 sayılı sokak adı verilen taşıt yolunun kuzey cephesinde yer alan alışveriş merkezinin yaya ve trafik yoğunluğu olan vasfı dikkate alındığında, yakın çevresinde anaokulu olarak kullanılan taşınmaz bulunan, konut yoğun yerleşimini tamamlamış bu alana, fiilen kullanılan yolların bir kısmının cadde bağlantısının kesilmesi, yeşil alan miktarının azaltılması suretiyle akaryakıt-LPG istasyonu kullanımı getirilmesi şeklinde yapılan nazım imar planı değişikliğinin, yer seçimi yönüyle deilke esasların 10. maddesine aykırı usulde yürürlüğe konulduğusonucuna varılmıştır.
Park/yeşil alan kullanım kararında yapılan değişiklik yönünden;
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinde belirtilen, yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamayacağına dair temel ilkeye aykırı usulde imar planı değişikliği yapılamayacağı tabiidir. Nazım imar planı kapsamında yapılacak değişikliklerde de bu ilkenin gözönünde bulundurulması mevzuatın gereğidir. Bu kapsamda, nazım imar planı paftasında yer verilen sosyal teknik altyapı alanlarının zorunlu hallerde ve hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle kaldırılması ya da küçültülmesine imkan sağlanmıştır. Nazım imar planına uygun usulde yürürlüğe konulması zorunlu olan uygulamaimar planında ayrıntıya ilişkin sosyal ve teknik altyapı alanı kullanımları getirilecek olmasının nazım imar planıkapsamında sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılması için gerekçe teşkil etmeyeceği tartışmasızdır.
Bu kapsamda, davaya konu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin öncesi ve sonrasına ilişkin imar planı pafta gösterimleri birlikte incelendiğinde, davaya konu parselin doğusunda yer alan park alanının kaldırılmasına, batı cephesindeki park alanının kısmen büyütülmesine ve bu çerçevede parselin 1636 m2 lik kısmına getirilen konut alanı kullanım kararının 2008m2 alanlı akaryakıt-LPG servis istasyonu alanına dönüştürülmesine ilişkin değişikliğin toplam yeşil alan miktarınıazaltıcı değişiklik niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir. Bu usulde yapılan davaya konu nazım imar planı değişikliği işleminin, şehircilik ve planlama konusunda uzman bilirkişiler tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda daaçıklandığı üzere, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinde yer alan “imar planlarında bulunan sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz” kuralına aykırı usulde yürürlüğe konulduğu sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar, davaya konu planın açıklama raporunda,akaryakıt istasyonu kullanım kararı getirilen alanda yeşil alan kullanımına ayrılacak alanın toplam miktarının 1/1000 ölçekli planda yapılacak değişikliğe atıflave tesis çevresinde yeşil bant kullanımı getirilerek arttırılacağı yolundaaçıklamalarda bulunulmuş ve taslak uygulama imar planı örnekleri açıklama raporuna eklenmiş ise de,uygulama imar planı taslağında gösterilen sınırlar ile fonksiyonların formları ile konumlarının nazım imar planı ile uyumlu olmadığı görülmektedir. Ayrıca, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde 1/5000 ölçekli nazım imar planı üzerinden ölçü alınamayacağı ve bu yerde toplam yeşil alan miktarının sonraki tarihte onaylanacak uygulama imar planı ile arttırılacağı veonay aşamasından sonra, uygulama imar planı üzerinden hesaplama yapılması gerektiğiiddiası ile 1/5000 ölçekli planda yer verilen gösterim üzerinden yeşil alan miktarının azaltıldığından ve kamu alanlarının ticari fonsiyona ayrıldığından bahsedilemeyeceği iddia edilmiş ise de, imar planları nazım ve uygulama imar planı olarak hazırlanacağından, alt ölçekli planda üst ölçekli plana aykırı kullanım kararı getirilemeyeceğindenve Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinde ölçek belirtilmeksizinyürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamayacağı kurala bağlandığından, nazım imar planında getirilen yeşil alan kullanım kararında yapılacak değişikliğin yine nazım imar planı ölçeğinde Yönetmeliğin 26. maddesi ile belirlenen koşulları sağlaması ve nazım imar planı ölçeğinde eşdeğer alan ayrılması zorunlu olduğundan,belirtilen bu iddialar bilirkişi raporunda yer alan açıklamaları kusurlandırır niteliktebulunmamıştır.
Diğer taraftan, plan açıklama raporunda yeşil alan miktarının 270m2 den 406 m2 ye yükseltildiği ve bu usulde yeşil alan kullanımınınarttırıldığı, değişiklik öncesinde 1636m2 olan konut alanının 2008 m2akaryakıt-LPG istasyonu alanına dönüştürüldüğü, akaryakıt istasyonu olarak belirlenen alanın cephe genişliğinin 42 metre, derinliğinin ise 40 metre(42×40=1680m2) olduğu yolunda açıklamada bulunulmuş ise de, Şehircilik ve planlama konusunda uzman bilirkişiler tarafından hazırlanan raporda da belirtildiği üzere, birbiri ile örtüşmeyen çelişkili büyüklük tarifleri yapıldığı veparsel büyüklüğüne ilişkin standardın sağlanmasını teminen kamu kullanımına ayrılan alanlarında istasyon alanı içinde hesaplamaya dahil edilmesi suretiyletoplam alanın belirlendiği sonucuna varılmış ve bu usulde çelişkili açıklamalara yer verilmesi yönüyle de plan notlarıile bir bütün olan davaya konu nazım imar planı değişikliği işleminde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Nazım imar planı değişikliğinin kamu yararına uygunluğu yönünden;
Aynı istikametteki karayolu üzerinde 1 km. mesafede akaryakıt istasyonu bulunmamakla birlikte,yerleşik alan içinde kalan, kuş uçuşu yaklaşık 1100 metre ve 1200 metre mesafede üç adet akaryakıt istasyonu bulunan, çevresi villa tarzı konut ve ticari amaçla kullanılan yapılarla teşekkül etmiş, konut alanları komşuluğundaki yerde, fiilen mevcut ve aktif olarak kullanılmakta olan yolların nazım imar planı paftasında gösterilen devamlılığı gözetilmeden, bu yolların ana taşıt yolu vasfındaki 372 sayılı sokak ile bağlantısı kurulmadan, parsel hattı ile kapatılması suretiyle; park ve yeşil alan kullanımına ayrılan alan yüzölçümü azaltılarak, parselin doğusu ve batısındaki yol hatlarının taşıt yolu (372 sokak) ile bağlantısının kesilmesine dair değişikliğin kamu yararına uygun usulde yürürlüğe konulmadığı değerlendirilmiştir.
Her ne kadar, İdare Mahkemesince yaptırılan ikinci bilirkişi incelemesi üzerineulaşım konusunda düzenlenen bilirkişi raporunda, 372 sokak üzerinde gerekli kavşak düzenlemeleri yapıldıktan sonra tesisin mevcut trafiğe önemli derecede etkisinin olmayacağı kanaati belirtilmiş ise de, Akaryakıt ve Servis İstasyonu Ulaşım ve Trafik Etki Değerlendirme Raporunda yer verilen, imar planlarında taşıt yolu olarak görünmemesine rağmen fiilen taşıt yoluolarak kullanılmakta olan 372/12 sokağın 1722 sokağa kadar uzanan konumunun taşıt yolu olarak düzenlenmesinin bölgedeki trafik sirkülasyonu için olumlu olacağı yolundaki öneri ve davaya konu parselde planlanan akaryakıt servis istasyonu projesinin işletmeye açılması halindebu alana hafta içi zirve saatte 82 araç/saat, hafta içi akşam zirve saatte 111 araç/saat, hafta sonu zirve saatte 117 araç/saat yolculuk çekmesinin beklendiğine dair açıklamalar ile birliktedeğerlendirildiğinde, belirtilen bu görüş açıklamasının davaya konu nazım imar planı değişikliği işlemine kamu yararını tanımlayacak usulde gerekçe teşkil etmeyeceği sonucuna varılmıştır.
Kaldı ki, “Bornova ilçesi 372. Sokak yol ve tretuar düzenleme projesi kapsamında 372 sokak ile parselin doğusundaki 372/12 sokak ve batısındaki 372/13 sokak kesişimlerinin araç trafiğine kapatılması” yolunda 20/01/2021 günlü, 2021/24 sayılı UKOMEkararının alınmasından sonra yürürlüğe konulan nazım imar planı değişikliği ile getirilen akaryakıt ve LPG servis istasyonu kullanım kararının, trafik yoğun bu bölgede yaratacağı ilave trafik yükü ile fiilen kullanılan bu yolların araç trafiğine kapatılmasının yaratacağı olumsuz sonuçlar planlama ilkeleri kapsamında birliktedeğerlendirildiğinde, parsel malikinin istemi doğrultusunda, kavşak mesafesi, cephe hattı ve alan büyüklüğüne dair teknik koşulların sağlanmasını temin etmek üzere kullanım kararlarının çerçevesi belirlenerek yapılan nazım imar planı değişikliğinin bu yönüyle de kamu yararı amacı taşımadığıdeğerlendirilmiştir.
Bu durumda, yapılaşmasını tamamlamış konut yoğun kullanım kararına ayrılmış olan kentsel doku içinde, alanın bu niteliği dikkate alınmadan, konut alanı ve yeşil alan kullanım kararlarında değişiklik yapılarak,yeşil alan/ park kullanım kararına ayrılan alan miktarının azaltılması, parselin doğusu ve batısında mevcut fiilen iki ayrı yolun trafiğe kapatılması suretiyle akaryakıt, LPG ve servis istasyonu kullanım kararı getirilmesini zorunlu kılannedenlerin bulunmadığı, değişikliğin Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesine aykırı usulde yürürlüğe konulduğu, 2500 m2 lik alan büyüklüğü kriterinin sağlanmadığı, paftası ile bütün olan nazım imar planı değişikliğinin plan notunda çelişkili açıklamalara yer verilerek yürürlüğe konulduğu anlaşıldığından, davaya konu imar planı değişikliği işleminde, imar mevzuatına, şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmış, idare mahkemesince verilen davanın reddi yolundaki kararda yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, istinaf başvurusunun kabulüne, İzmir 5. İdare Mahkemesi’nin 11/09/2023 günlü, E:2022/2067, K:2023/1700 sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, dava ve istinaf aşamalarında davacı tarafından yapılan aşağıda dökümüne yer verilen toplam= ( 1.937,90.-TL) yargılama giderleri ile kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 20.900,00.-TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, müdahil tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, icra edilmeyen ancakdavacı tarafından yatırılan571,90.-TL keşif harcı ve 444,60.-TL YD harcının talep edilmesi halinde, posta ücretinden artan miktarların talep edilmesi durumunda derhal, talep edilmemesi halinde ise kararın kesinleşmesinden sonra mahkemesince yatıranlara iadesine, 2577 sayılı Yasanın 45. maddesinin 6. fıkrası kapsamında bulunmayan karara karşı tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere25/01/2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Başkan
LEYLA KODAKOĞLU
32655
Üye
MESUT AKPINAR
37905
Üye
ENGİN GÜNDÜZ

 

 

0 0 votes
YAZI PUANI
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
0
Would love your thoughts, please comment.x