ATATÜRK’ÜN İKTİSADİ POLİTİKASI
Kurtuluş Savaşı’mızın başladığı 1920 Nisan’ından 1950 Mayıs’ına kadar geçen 30 yıla yakın sürede, (2. Dünya Savaşı 1940- 1945 döneminin zorlayıcı şartları hariç) ekonomide tam anlamıyla sürekli ve kesin bir istikrar vardır.
1920-1950 Türkiye’sinde yüzde yarım dahi enflasyon yaşanmamıştır. Bu başarı, Dahi Liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ekonomide de kazandığı zaferdir.
1920 Nisan’ın da Meclis açıldığında, Türkiye’de dolaşımdaki para, Osmanlı’dan devir alınmış 159 milyon TL’lik kağıt paradan ibarettir.
Mustafa Kemal Atatürk, o engin dehasıyla dolaşımdaki para artışının fiyatların artışına neden olacağını, üreticiyi ve halkı ezeceğini bilmektedir. Bu nedenle dolaşımdaki paranın artırılması önerilerine hep karşı çıkmıştır.
Kurtuluş Savaşı’nın ilk üç yılında Anadolu’da fiyat istikrarı hep korunmuştur. 1921 Temmuz- Ağustos’unda Eskişehir, Kütahya savaşlarında büyük malzeme ve insan kaybına uğrayan Ordumuz, çarıktan çamaşıra, tüfekten topa kadar her şeye muhtaçtır. Hazine’de para yoktur. Bu koşullar içinde bile, Mustafa Kemal Atatürk kağıt para basımına izin vermez. Sonuçta dahiyane bir buluşla, Ordunun ihtiyaçlarını her aileden çorap, iç çamaşırı, kaput, ne bulursa alarak karşılar. Ailelere de Mustafa Kemal bonoları olarak bilinen, üzerinde “Zaferde ödenecektir” kaydını taşıyan birer borç senedi verilir.
Mustafa Kemal, Türkiye ekonomisini, Kurtuluş Savaşı kazanılıncaya kadar hep denge içinde tutmayı başarmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra da denge politikasına bağlı kalır. 1920’ler, 1930’lar dünyada korkunç enflasyon yıllarıdır. Örneğin Almanya gibi bir ülke 1920’lerde yılda yüzde 3000’e varan enflasyonlar yaşamıştır. Türkiye’de ise enflasyon yüzde yarım, bir dolayında kalmıştır.
Türkiye, 1923- 1939 döneminde, dış ülkelerden hiç borç ya da yardım almadan, üstelik Osmanlı’dan kalan borçlar ödenirken, 20 yılda ortalama yıllık %6.5 dolayında kalkınma hızı sağlamıştır.
1920-1940 Türkiye’sinin bu maddi başarıları yanında, toplum hayatının her yön ve kesiminde; kültürde, sanatta, eğitimde, adalette, dilde, medeni giyim konusunda, kadın hakları ve aile hayatındaki büyük çağdaşlaşma hamleleri, yenilikleri ile tamamlanmış, dünyada örneği olmayan bir kalkınmadır.
Ancak, 1950 seçimlerinden sonra istikrarsızlık, enflasyon, dış borçlanma devlet politikası olunca 1980- 2000 döneminde başlayan çöküntüler 2023’te de devam etmektedir.
TÜİK’e göre 2023 Nisan ayı enflasyon oranı yüzde 43,68…!
ENAG- Enflasyon Araştırma Grubu ise yıllık enflasyonu %105,19 olarak açıkladı…
Yüksek enflasyonun birinci nedeni, bütçe açığına karşın tasarruf tedbirleri alması gereken AKP İktidarının harcamalara devam etmesi ve Döviz rezervi bile eksi olan Merkez Bankasına para bastırması, dolaşımdaki para miktarını artırmasıdır.
2023 yılı sonuna kadar Hazine’nin 1.1 trilyonluk iç ve dış borç ödemesi bulunmaktadır. Bu durumda AKP iktidarının para basmaya devam etmesi ve enflasyonun daha da artması kaçınılmazdır…!
BİR ANIM: 2004-Nisan ayında Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği heyeti olarak Çin’e 10 günlük bir iş seyahati yapmıştık.
Bu heyette Prof. Mithat Melen de vardı. Bir öğle yemeğinden sonra masalara dağılmış çay içiyorduk. Tam karşımda oturan Prof. Dr. Mithat Melen “Bakın, İngilizler yardım etmeseydi Mustafa Kemal Kurtuluş Savaşı’nı kazanamazdı” demez mi…? Ben anında “Sen ne diyorsun Mithat Bey, Yunan’ın topunu tüfeğini veren İngiliz değil miydi, Yunan’ı üzerimiz salan İngiliz değil miydi?” diyerek tepki verdim. Mithat Melen, tepkim karşısında susup kalmıştı.
Sonradan öğrendim ki, Bahçeli, Mithat Melen’i önce 2002 seçimlerinde İstanbul 3. Bölgeden 1 sıradan milletvekili adayı yapmış, ancak, MHP barajı aşamadığı için Meclise girememişlerdi. Bahçeli, Atatürk’e ve Kurtuluş savaşımıza iftira atmış, karalamaya çalışmış Mithat Melen’i 2007’de yine İstanbul 3. Bölge’den 1. Sıradan milletvekili adayı yaptı ve Meclise girdiler.
Ben de Mithat Melen’in tanık olduğum sözlerini kağıda döküp 06.06.2007 tarihinde MHP Genel Merkezine Bahçeli adına faksla göndermiştim.
Bugün de Ülkücülerin Başbuğ dediği Bahçeli, Erdoğan’ın yanında…!
Adnan Pelvanlar