Ülkenin içinde bulunduğu 15 Temmuz 2016 feto faşist darbesinden sonra OHAL süreci ve 28 adet çıkarılan KHK “kanun hükmünde kararname” ile dünya tarihine geçmiş, Türkiye’nin kurtuluşuna giden, Cumhuriyetin ilk adımlarının atıldığı Dumlupınar’da 26 Ağustos’ta başlayan30 Ağustos zafer bayramını kutlayacağız!
Cumhuriyet değerlerini anımsatan ve yaşatan bayramlara karşı AKP hükümeti sistematik bir erozyon çabası içinde olduğunu yaşayarak görüyoruz. Sanki cumhuriyeti anımsatan bayramları izole etmeye özen gösteren bir çabayı yaşatıyorlar tüm ülkeye!
26 Ağustos’ta başlayan Sakarya Başkumandanlık meydan muhaberesi olarak ta adlandırılan 30 Ağustos’ta emperyalist paylaşım savaşı maşalarından olan başta yunan askerlerini bozguna uğratılarak Eğe denizine dökülmesi ve kesin bir zaferle sonuçlanması aynı zamanda diğer işgalci ülkeler arasında da yenilgiyi kabulleniş olarak adlandırabiliriz.
30 Ağustos sadece dünya tarihine geçmiş bir meydan savaşı olarak adlandıramayız. Bu savaş birçokları içinde barındıran özelliklere de sahipti. Yıkılan, bozguna uğrayan bir Osmanlıdan genç bir cumhuriyetin dogmasına neden olmuştur. Bence gerici ve yobaz çevreler bu anlamda da 30 Ağustos zaferini içlerine 95 yıl geçmesine rağmen sindirememişlerdir.
Geldiğimiz bugünlerde 30 Ağustosu tüm ülke sathında coşkuyla kutlayamıyoruz! Aslında Cumhuriyet değerlerinin simgesi ve en önemli bayramıdır. AKP iktidarı ve Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu coşkulu bayramı ülkemize çok görüyorlar! Bunu nereden mi çıkarıyorum? Hemen açıklayayım.
1071 Sultan Alpaslan’ın 30 bin kişilik ordusuyla Haçlı ordusunu karşılıyor. Diyojenin 250 bin kişilik kendinden emin, Haçlı ordusu Muş’un Malazgirt meydanında karşılaşması ve Türklerin Haçlıları bozguna uğratması! Böylece Türklerin Anadolu’ya girmesinin tarihini bizlere büyük bir görsel şölen eşliğinde yaşatarak bayram havasında, 50 bin kişiyle coşkulu kutlama şenliklerini başta Cumhurbaşkanımız ve tüm Devlet erkanı ile 3 gün önce yaşadık ve yaşattılar. Teşekkür ederiz.
Bu Türlerin Anadolu’ya girmeleri, anayurt edinmelerine kapı açılması açısından çok önemsenmelidir. Bu coğrafyanın şekillenmesi açısından tarihe not düşerek bu meydan savaşını tarihsel dönüşüm olarak belleklerimize kazıyoruz. Bu aynı zamanda Şaman olan Türklerin İslam dini ile tanışarak Müslümanlığı yaymasında da önemli bir tarihi oluşturmaktadır. Tarihleri olmayanların gelecekleri de olmaz deyişi ile elbette ki 946 yıl önceki Anadolu ya girişimizi bilelim ve yaşayalım.
Geldiğimiz yakın tarihimizde ise. Anılarımıza çivi ile kazıyarak unutmamamız gereken hususta şudur!
Emperyalistlerin anlaşarak yedi düvelle Osmanlıyı parçalayıp bir sömürge yapmak istemelerdir. Bozguna uğramış Osmanlıdan, Ulusal bir ruh yaratıp, ulusal kurtuluş savaşını Anadolu coğrafyasında başlatmışlardır. Bu şiarla Türler, Kürtler, Lazlar, Yahudiler, daha bir sürü millet ve milliyetlerle din, dil, ırk, mezhep farkı gözetmeksizin tek bir vücut olarak birleşmişlerdir. Bu ülkeyi kurtarıp emperyalistleri 26 Ağustos Sakarya başkumandanlık meydan muhaberesi ile dize getirip, 30 Ağustosta İzmir’de denize dökerek ve aynı zamanda genç cumhuriyetin temellerini atarak bu ülkeyi kurtarmışlardır.
30 Ağustos zaferle taçlandırılmasaydı 1071 Malazgirt savaşını kutlayabilir miydiniz? Tarihimize sahip çıkalım. Yakın tarihimize daha çok sahip çıkalım. Başta Osmanlı olmak kaydı ile 16 Türk devletlerine saygı duyalım ama esas saygıyı son devletimize Cumhuriyetimize gösterelim. Onu koruyalım tüm değerleriyle ve yaşatalım.
Bizlere 30 Ağustosla hediye ettiğiniz cumhuriyetimiz için şükranlarımızı sunarız başta Mustafa Kemal ATAÜRK ve tüm kurtarıcılarımıza! Sizlere şükranlarımızı bize emanet ettiğiniz cumhuriyeti koruyup kollayarak göstereceğiz.
Araştırmacı ve Yazar
Turan ÇATAL
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.