İzsu yazılarımızı bir süredir askıya almıştık. Üst Yönetim değişiminde olumlu seyirleri izliyorduk. Bu
değişimler tepe noktasında olumlu olmasına rağmen alt kademelere doğru farklı algıların oluşması da
dikkatlerimizden kaçmadı!
Aldığımız duyumlarda bu noktada yoğunlaşmaya başladı. Bu anlamda bazı sevdiğim dostlarıma sözlü
uyarılarımı ilettim. En azından sokakta ve kurum içerisinde mezhepsel negatif bir ayrımcılığın
rahatsızlığı söz konusudur. Bu konulara dikkat edilmesi gerektiği uyarılarımı şimdi de yazılı yapıyorum
ki tarihe not düşelim! Umarım bu olumsuz algının oluşmasının önüne mevcut yönetim geçer.
Geçtiğimiz günlerde bazı arkadaşların yazılı ve sözlü bilgi notları bana kadar ulaştı. Kendi
araştırmalarımı yaptığımda bu bilgilerin doğruluğu ağır bastı. Bana gelen bilgilerin bazılarını İZSU
yönetimi içerisindeki dostlarımla paylaşarak dikkatlerini çekmek istedim. Konuya muhatap bazı
kişilerin de aramasını bekledim. Konuyu yazmadan önce değerlendirelim diye! Buradaki amacımız
bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek deyişi ile hareket etmekti! Dönüş yapılmadı benim açımdan da
önemli değil. Ben gazetecilik sorumluluğumu dostluk anlamında da yerine getirmiş oldum.
İzsu ihalelerinin yapım işlerinde şantiyede İnşaat mühendisi bulundurma maddesi vardır. Burada bir
sorun yok. Fakat genel uygulamada bir mühendisten oda kayıtlı bir yazı alınır. Dosyaya konulur.
Mevcut işte şantiye şefi olarak yazılı evrak tamamlanmış olur. İnşaat mühendisi de bu evrak karşılığı
3-4 bin TL alır. Şekil-şart yerine gelmiştir. İzsu’da bu uygulama ve hatta tüm ihale ile alınan işlerde
uygulanır. Bunu da tüm kurumlar bilir!
İzsu Merkez Teknik Müdürlüğünde bu uygulamaya biraz keyfiyet karıştığını görmekteyiz. Evrak
bazında İnşaat mühendisi bildirilmiş, dosya tamamlanmış ve işe başlanmıştır. Mehmet Oğuz Avşarlı
firmasına yönelik bir uygulamayı paylaşacağım. Aldığımız duyumlara göre kendisinin de İnşaat
teknikeri olan Şube Müdürü Ümit Doğlu, Su İshale Dağıtım Daire Başkanı İbrahim Gürbüz, İşin
kontrolü, Harita Mühendisi Celal Cüneyt olan yapı şantiyeye 7/24 geldiğimizde İnşaat mühendisini
görmek istiyoruz diye tutturmuşlar! Nedeni İzmir’li bir İnşaat teknikeri şantiyede bulunması ve
yönetmesi imiş! Kendilerini bu hassas çalışma disiplini nedeniyle kutlarım. Merceği İzsu’nun diğer
işlerinde ki kontrol sistemine çevirmenizi dilerim. Olması gereken ile uygulanan nelerdir acaba?
Gelelim bir diğer konuya! Size yazacağım müzice işlerden biri sayılabilir! Karabağlar İlçesi Arızalı
Branşman yapımı ve yenilenmesi işinden bahsedeceğim. İstanbullu PAM İnşaat işi üstlenmiş! Sanırım
İzmir’de 5-6 adet iş yapmış. Kendisine başarılar dileriz.
Branşman işleri genellikle sıkıntılı işler arasında görülür. Dağınık ve angaryası çoktur. Fakat bu firma
yaklaşık 24 ay süresi olan işi 16 ay gibi kısa bir zaman dilimde bitirmiştir. Bu başarılı çalışmayı biraz
irdeleyelim dedik! Bu tür işleri alanlar keşfi bile dolduramazlar. İki-üç metrelik iş emirleri, işlerin
dağınıklığı gibi sıkıntılı süreçler! Fakat bu firma kısa bir zaman diliminde keşfi doldurmuşlardır!
Peki, nasıl kısa zamanda keşfi doldurma başarısı göstermişlerdir? Arama kazısı pozunu bol miktarda
kullanmışlar ve doldur boşalt yaparak yani arızalı branşmanları aramaları bu anlamda doldur boşalt ile
keşfi kısa sürede doldurmalarına yetmiş. Firma, işini bilen teknik heyeti kadrosunda barındırıyormuş!
Aynı zamanda bu işin İzsu kontrolleri de bu çalışmaya olur ve destek vermişlerdir.
İhalelerde büyük kırımlarla alınan işlerin genel uygulaması sanırım bu yöntemlerle kolaylaştırılıyor gibi
geliyor bana! İzsu Teftiş kurulu aldığımız duyumlar çerçevesindeki bu İşleri mercek altına almasında
yarar vardır. Firmalar hangi kırımlarla işleri almışlardır. Alt taşeronlara hangi kırımlarla veriyorlar? Alt
taşeronlar hangi girdaplara girerek piyasaya borçlanıyorlar ve hatta batıyorlar? Bu konuları irdeleyip
araştırmanızda yarar vardır. Sözleşmede taşeron kullandırmıyoruz demekle olmuyor bu işler. Tüm
işlerde taşeron kullanılıyor. Şimdi bilmiyorduk, haberimiz yoktur demeyin! Taşeron kullanmayı yasal
bir zemine oturtun ki onlarda sizlerin “İZSU” yasal muhatabı haline gelsinler.
İzsu’da büyük miktarlarla oluşan keşif ve ihalelere İzmir firmaları ne yazık ki girme imkanlarına sahip
değillerdir. Ne iş bitirmeleri, nede teminatları yeterli gelememektedir. Dışarıdan gelen Ankara ve
İstanbul firmaları da bu konularda etkin ve yetkin bilgi birikimlerine sahip oldukları için işleri daha
kolay ve rahat yürütüyorlar!
İzsu ile yazılarımız yine devam etmeye başlayacak gibi görünüyor! Kalın sağlıcakla sevgili okurlarım.
Turan ÇATAL
Araştırmacı ve Yazar
egedeyasam.net
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.