İZMİR BAŞKANLARI MAZBATALARINI ALDI

İzmir İlinin tüm Belediye Başkanlarının tamamı Başkanlık mazbatalarını bugün itibarı ile aldılar. Meclis üyeleri de geçtiğimiz hafta içinde mazbatalarını almışlardı. İzmir de keyifli, neşeli devir teslim törenlerini ilgiyle ve de coşkuyla izledik.

Devir teslimlerinin ardından bu hafta tebrikler, ziyaretlerle geçeceğe benzer. Sonra sıra her Belediye Başkanı kendi yakın çalışma arkadaşlarını ve kadrolarını oluşturma evresine girecektir doğal olarak. İşte kaygı ve endişelerimiz burada başlıyor!

İzmir’e, partiye, sosyal ve sivil toplum örgütlerine katkı koymuş, yüzleri emekten yana olan ötekileştirme duygusuna kendini kaptırmayan, gücünü koltuktan değil, koltuğa güç veren kişilerin yönetim kadrolarına gelmesini İzmir olarak beklemekteyiz.

Sevgili Büyükşehir Başkanımız Tunç Soyer’in de dediği gibi “aşkla İzmir, sevgiyle İzmir” şiarını yaşamın her alanında hissetmek, dokunmak, yaşamak istiyoruz.

İSTANBUL BİLMECESİ

Seçimleri İstanbul’da Ekrem İmamoğlu önde göğüsleyip bitirdi. En azında sayısal durum bunu gösteriyor! AKP İstanbul’da adeta çıldırdı! Seçim öncesi “280 000 görevlimiz sandık başlarında görev alacak” demişlerdi! Ne oldu bu kendi sandık başında görevlendirdikleri partilileri de mi usulsüzlüğün içinde oldular. Kafalarımız çok karıştı.

Bu seçimlerin Dünya da en güvenilir seçimleri olduğunu AKP yöneticileri televizyonlardan bağıra bağıra haykırıyorlardı? Yirmi beş yıldır İstanbul’u yöneten AKP baronları hiç beklemedikleri seçim yenilgisini hazmedemediler. Hazımsızlık yaptı. Bu anlamda demokratik temayüller yerle bir olmuş durumda. Başkanlık koltuğunu, mazbatayı vermem de vermem diyorlar.

Yirmi beş yıl çiftlik gibi yönettikleri İstanbul Belediyesinin hesapları, uygulamaları açığa döküleceğinin telaşı içerisinde evrak ve dosyalar üzerinde temizlik yapma adına zaman kazanma çabalarını görmekteyiz. En azından toplumda böyle bir algı oluşuyor. Bilginiz olsun.

Ne demiş büyüklerimiz! “tatlı tatlı yemenin, acı acı da çıkışı vardır” beyler, babanızın çiftliği gibi kullandığınız İstanbul Belediyesinin ve halkının haklarının hesap verme zamanı gelmiştir. Süreyi istediğiniz kadar uzatmaya çalışın, nafile zaman üzerinde oynuyorsunuz! Ecel geldi mi kaçış yoktur. Bunu en iyi siz bilirsiniz sevgili AKP baronları!

Yirmi beş yılık AKP Belediye iktidarını demokratik şekilde geriye teslim etmek ağrınıza gidiyor. Çünkü demokrasi diye bir anlayışınız olmadığının kanıtı İstanbul seçimlerini içinize sindirememenizden anlaşılmaktadır.

Demokrasinin en güzel yanı sevgili AKP baronları, seçimle gelen seçimle gider! Ah şunu bir öğrenebilseydiniz! Yanarım yanarım buna yanarım. Öğrenemeden yenilgileri ardı ardına tatmaya başlayacaksınız! Bu yerel seçimler sonun başlangıcı diyebilirim.

Ankara’yı bugün istemeye istemeye devretmek zorunda kaldınız. İstanbul’u da bu hafta içinde devretmek zorunda kalacağınızı söyleyebilirim. Demokrasi ve seçimler böyle bir şeydir. Yirmi beş yıllık Belediye zaferleri, on yedi yıllık hükümet etme sizleri şımarık ve yenilmez bir duyguya sürüklemiş! İlk yenilgide kendi söylediklerinizin tam tersini söylemeye başladınız!

Yenilgilerinizin devamını diler demokratik anlayışınızın gelişmesini temenni ederim.

Turan ÇATAL
Araştırmacı ve Yazar

egedeyasam.net