HİLE GARANTİLİ SEÇİM İLE GASP EDİLMİŞ MİLLET İRADESİ.MUHALEFETİN ÖNLEME VE İTİRAZ ETMEYİŞİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ…
HİLE GARANTİLİ SEÇİM İLE GASP EDİLMİŞ MİLLET İRADESİ.MUHALEFETİN ÖNLEME VE İTİRAZ ETMEYİŞİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ.
Muhalefetin devam eden saflığına bakınca şaşırıyorum.
Sadece sandık güvenliğine takılmış, ıslak imzalı tutanakları tartışıyor, asıl hile alanlarından bir cümle bahsetmiyoruz.
Sandıkların tamamına sahip olmadık ama, olsaydık ki ne yazardı ?…
Asıl hile alanlarını hadi geçsekte, sandıklara tam anlamıyla sahip olunaması da zaten ayrıca bir garabet…
AKP yıllar yıllar önce YSK marifeti ile seçmen kütüklerini dizayn ederek seçimi garantiledi.
Bütün kamu oyu yoklamalarına, mitinglerin işaret ettiklerine bakınca muhalefetin seçimi kazanacağını tahmin etmek güç değildi.
Ancak AKP’ lilerin, başta AKP’ nin başı olmak üzere YSK başkanının umursamaz, önceden ayarlanmış bir sonuç üzerine, kazanacaklarına emin bir eda ile, adeta bir robot gibi davranışları çok dikkat çekiciydi…
Eğer AKP, YSK aracılığı ile seçmen kütüklerini iki ila üç milyon hayali veya seçme kaabiliyeti olmayan kişileri seçmen kütüklerine işlediyse, tahminen 350 bin polise, sandıkları turlayarak, gittikleri her sandıkta defalarca, oy kullandılar ise, diğer sandık müdahaleleri de eklendiğinde toplamda 3 Milyon oy AKP hanesine monte edilmiş ise, hangi seçimi muhalefet kazanabilir ?…
Böyle bir durumda CHP’ nin veya muhalefetin, AKP’ nin ve onun başının gireceği seçimlerde en az 7 ila 8 milyon oy fark atması gerekirdi ki, bu ise böyle bir muhalefet ile olanaksızdır…
Dolayısı ile muhalefet, Recep Tayyip Erdoğan ‘ın diploma ile başlayan, Anayasa hükmü gereği üçüncü kez aday olamaması, seçim kurullarında kıdemli hâkim zorunluluğunun kaldırılması ile devam eden haksız, anayasanın, hukukun ve demokrasinin açık açık gasp edildiği, buna seçim hilelerininde eklendiği garabet, şaibe ve sakatlık dolu millet iradesinin gasp edilmesi sürecine seyirci kalmıştır.
Seçim sonuçlarına seçmen kütükleri başta olmak üzere kapsamlı itirazlar zamanında yapılmış mıdır oda bilinmiyor.
Oysa asıl itiraz seçmen kütüklerine yapılmalıydı.
BÜLENT TEZCAN DÖNEMİNDE BAŞLAYAN SORGULANMASI GEREKEN DAVRANIŞ.
Hukuk işlerinden sorumlu genel başkan yardımcısı Bülent Tezcan döneminde, rejim değişikliğini önleyecek miktardaki 2.5 Milyon mühürsüz zarf ile kullanılan geçersiz oylara, trene bakar gibi bakan hukuk işlerinden sorumluluk yapmış Yüksel Tezcan neden itiraz sürecini başlatmamıştır ?….Burası son derece önemli iken, partide hiç bir başarılı çalışması olmayan, tam tersine partiye daha da önemlisi Türkiye Cumhuriyetine son derece zarar veren eylemleri ile tescilli Bülent Tezcan neden yeniden, yeniden milletvekili yapılmıştır sorusunu ısrarla soracağız, sormaya da devam edeceğiz. Sadece o değil, partiyi örgütsüz bırakan davranışların adresi olan, 4., 5. 6. 7. Kez milletvekili olmuş, genel başkanı adeta kuşatmış, bir çok isimleri de tartışmamız gerekecek.
Sorunların çözümü öncelikle sorun olanları partide etkisiz kılmak ile başlar.
Seçim güvenliği öncelikle seçmen kütüklerinde başlar sonra da sandıklarda başlayan oy verme süreci, YSK’ daki bilgi girişine kadar devam eder.
Muhalefete, özellikle ana muhalefete düşen bu görevler ne yazıktır ki yapılmamıştır…Sonuçta ise kazanılması gereken ve kazanılması garanti olan seçimin AKP tarafından gasp edilmesine fırsat verilmiş, seyirci kalınmıştır…
Bütün bunlardan dolayı, AKP ve başının Türkiye Cumhuriyetine 21 yıldır verdikleri ağır maliyetlerin, kayıpların devamına onay verilmiştir…
Altta, CHP ve Türkiye Cumhuriyeti kaybederken mutlulukları eksilmeyen hatta artan sözde bir grup CHP’ li.
Cesamin Özkan